Pomak ulusu için kısmen Türkiyede ve Balkanlarda’da bir statü kazanılmış olsa da dört parçada da bir varlık ve tanınma sorunu yaşadığı bilinmektedir. Bugün parçaların özgünlükleri olmakla birlikte büyük bir tehlike dört parça Pomakları beklemektedir. Dahası Pomaklar bu tehlikelerle iç içe günlük olarak yaşamaktadır. Bugün Balkanları ve Batı trakyayı bir tarafa bırakırsak, diğer parçalarda Pomakların bir halk ve toplum olarak kabul edilmedikleri görülmektedir. Pomaklara herhangi bir hukuki metinde bir hak tanınmadığından Pomaklar bir halk bir ulus olmaktan gelen doğal haklarından hiçbirini kullanamamaktadır. Bu durum şu anlama gelmektedir: Pomaklar varlık sorunu olan ve var kalmaya çalışan bir halktır.
Pomakların yürüttüğü mücadelenin kutsallığı da zaten buradan geliyor. Pomaklar bugün bir varlığın hem de insanlığa çok şey katmış bir varlığın yok olmaması için bir mücadele yürütüyor. Bu varlık ve mücadelesinin öncülüğünü Pomak kıvılcımını atesleyen ve onun çizgisinde hareket eden Pomaklar üstlenmiş bulunuyor. Bir de Pomakları yok etmeye çalışanların yanında saf tutan, ama kalıbı güya Pomak olan bir çizgi vardır ki, bu da kutsalın karşısındaki lanetli durumu ifade eder. Bir taraftan yok edilmek asimile edilmek istenen Pomaklar diğer yandan ise Pomakları yok edicilerinin yanında saf tutan diger hain Pomaklar ! ... Asimilasyoncular ve büyük efendiler Pomakları yok etmek isterken, kimi Pomaklarda sayısını artırmak için onlara her türden imkanı sunmakta ve onları beslemektedir. Bu da beraberinde Pomakların parçalı bir görünüm çizdiği algısını oluşturmaktadır. Acaba gerçek bu mu? Gerçekten de ortada Pomakların var olma mücadelesinde hesap soran, hak talebinde olan bir kaç ayrı Pomak ideolojisi veya çizgi mi var? Gerçekten de yürütülen mücadeleler Pomaklar varlığını garanti altına alma ve dillerini , kültürlerini yeniden elde etmek için mi?
Pomak Hainler ile ortaklık yapılmaz , Konuşulmaz , tartışılmaz , Muhatap olunmaz .
Pomak mücadelesindeki taraflar da sistem tarafından hedef tahtasına oturtularak yok edilmeye çalışılsaydı, belki söylenenler doğru olabilirdi. O zaman Pomak Dil , Kültür , Tarih, yani var olma mücadelesinde birbirinden farklı değişik mücadele çizgisinden bahsedebilirdik. Ancak mevcut durum öyle değildir. Bir yandan asimilasyoncu güçlerin seferberlik halinde alarma geçerek, balkanlarda oluşturulmaya çalışılan bir Pomak siyasi platformunu Bulgar devletine teslim ettiği var; diğer yandan yerel küresel kültür sömürgeciliğin yine bir seferberlik halinde kucaklarında büyüttükleri, besledikleri, güçlendirmeye çalıştıkları bazı bireyler var. Yani sistem açısından yok edilmesi gereken bir çizgi varken, diğer çizgi onlardan biri, onların çizgisidir. Bu çevrelerin Pomak kalıplı olmaları kimseyi yanıltmamalıdır. Bu gerçeği daha çıplak bir şekilde Pomak Kültür derneklerine yada Pomak federasyonuna sızarak Pomakları bitirmeyi amaçlayan tarafta görmekteyiz. Bu komplonun değişik amaçları olmakla birlikte en önemli hedeflerinden birinin de “Pomak Dernekleri Federasyonun kurulus ideolojisinden sapması ve önderlik ettiği Pomak Kültürü varoluş hareketi yerine alternatif güçler geliştirmek, yerleştirmek” olduğu fazlasıyla anlaşılmış haldedir. . Pomak Kültür ve var olma mücadelesinide artık buraya kadar getirebilmiştik. mevcut durum bu işi daha fazla götürebilecek durumda değildi , dolayısıyla artık her şey bu hain çevrelere devredilmeliydi. Pomakların içinden de tasfiyeci ve işbirlikçi Hain çizgide olanlar güçlendirilerek, bu tasfiye süreci böylelikle tamamlanacaktı.
Dikkatlice bakıldığında aynı senaryonun özellikle Pomak Kültür varoluş hareketinin dışındaki bölümü olduğu gibi sürmektedir.
Bu kişiler Varlık gerekçesini hak talebinde olan Pomak Kültür mücadelesini yok etmek üzerine kuran ve çalışan bu işbirlikçi hainlerdir . Yaşamın tümünü Pomaklar için pasifsize duruma çeviren soykırımcı asimilasyoncu çevrelerin politikalarını benimseyen işbirlikçi hainler Pomak Kültür mücadelesi içinde olanlar tarafından deşifre edilmiştir. Deşifre Edilmeye de devam edecektir. Bu işbirlikçi hainler. Eskişehir Pomak kültür derneğinin ilk kongresinden sonra sistemli , programlı bir Pomak kültür Mücadelesinin ilk başladığı dönemler bir ara ortaya cıkmış Bizde Mücadelede varız diyerek Pomak derneklerinin içine sızmaya , Pomak mücadelesine gelmeye çalışmışlar ve başarmıslardır. Ancak gerçekleşen bu durum Pomakların çıkarları temelinde bir geliş olmamıştır. Tamamen Pomaklara karşı yürütülen politikalar ile bir ortaklık anlamına gelmektedir.
Yani bir olup talepleri olan, Pomakların üzerine gelme, onu tasfiye etme operasyonu çerçevesinde hain bir ortaklıktır. Ancak şunu da belirtmekte fayda vardır, egemenin dizinin dibindeki, iradesi tümden yok edilmiş, celladı için çalışan ve onursuzluğu yaşam tarzı haline getirmiş birinin acaba Gerçek Pomak dil kültür mücadelesi içinde yapabileceği bir ortaklık var mıdır ? Açık ki yoktur, çünkü haince ortaklık bir güç dengesini gerektirir. Bir ortaklıktan ziyade, ortada bir efendi uşak ilişkisi vardır.
Peki, bu kadar hainlik ve ihanet neden?
Efendiler hedeflerine ulaşabilmek için Pomak olan uşaklarına alan açıyorlar. Onlara, ekonomik destek veriyorlar, onların reklamlarını yapıyorlar. Peki, bu kadar hainlik neden? Bu düşmanlık, onursuzluk ve iradesizlik nereden geliyor, bunun kaynağı ne ? Yikilan Pomak devletini içten yıkan işbirlikçi hainler. Her daim ortalarda vardı. Şimdide Pomak dernekleri Federasyonuna , Balkanlardaki Pomak siyasi oluşumuna ihanetlerini kusuyor, mücadeleyi , baltalamaya , Pomak Kültür ve var olma kavgasını pasifsize etmeye , Dil Tarih çalışmalarını kırmaya çalışıyorlar.. Açık ki bunun da Pomak tarihi ile doğrudan bir bağı var ve bu ihanet tarihi Pomaklar için adeta yüzyılların bir sorunu olmuş haldedir.
Bu hainlerin tümünün çabası Pomak kültür mücadelesini baltalamak yok etmektir. ve yandaşları gene Pomak hainlerdir. Hainlerin karakteristik özellikleri bir genetik kodlama biçiminde sonraki tüm hainlerde yer etmiştir. “Hainlik; kendi toplumsal ve milli gerçeklerini işgal etmeye, fethetmeye, bastırmaya, sömürmeye, imha ve tasfiye etmeye yönelen, düşman diye tabir edebileceğimiz güce itaat etmek üzere, kendi gerçekliğinden kopma, ona ters düşme ve ona karşı savaşmaya verilen ad oluyor. Hain ise, bunu temsil eden kişiye deniliyor.”
Hain kendi topluluğundan kopmuş, ona ters düşmüş ve ona karşı savaşan kişidir. İçinden çıktığı toplumun düşmanının saflarına geçerek, kendi öz toplumuna karşı cephe almış kişidir. En genel anlamıyla başkalaşmış, düşmanlaşmış kişidir. Bu kişi bencilliğin doyumsuz girdabında boğulmuş kişidir. O artık herhangi bir iradesi olmayan, sadece kendisine söyleneni yapan bir itaatkardır. Yaşamayı, doymayı, zenginleşmeyi, büyümeyi ve güç haline gelmeyi egemenin istemlerine göre olmaya bağlamış biridir o. Ancak egemenin söylediklerini yerine getirerek var olabileceğini çok iyi bildiğinden bunun dışına çıkmayı asla ve asla aklının ucundan bile geçiremez. Peki, hain ne yapar?
Hain hem aldıklarının karşılığını vermek hem göze girmek hem de psikolojik olarak kendilerini rahatlatmak için kendi toplumunu, ulusal özelliklerini hor görür, inkar eder. Diger hainlerle birleştiğinden geldiği kaynağın geri, ilkel, cahil olduğunu ileri sürerek, egemenle ortaklaşa yürüttüğü saldırıya meşruiyet kazandırmaya çalışır. Böylelikle kendince ‘ileri’ olanın ‘geri’ olana karşı içine girdiği saldırgan durumu ört bas etmiş olacaktır. . Diğer hainlerden çok, Pomak hainlerinin ve işbirlikçilerinin belirleyici olmaları, bu tespiti doğrulamaktadır.
Tüm hainlikler bir şey karşılığında yapılır. Bu karşılık kimi zaman ekonomik imkan, kimi zaman siyasi imkan , politik kariyer , kimi zaman da yaşamaya izin verme temelinde olur. İşte kimi şeyler karşılığında kendi toplumuna, kültürüne kökünü kuruturcasına saldırmak, o gün bugündür hainlerin temel karakteristik özelliği olmuş durumdadır.
Pomaklara Tarih , Kültür dil satmaya çalışanların ve kendilerini çoban görenlerin devri kapanmıştır.
İşte günümüz hainleri, geçmişin bir devamı, ama onların daha zayıf ve iddiasız temsilcileri olarak işlerini yapmaktalar. Pomak halkı Pomak Kültür mücadele çizgisinde olanlar gelinen bu aşamada artık Pomak dil kültür mücadelesini iyi bir aşamaya getirmiş kendisi çalışmalarını yaratabilecek, kendi toplumsal örgütlülüğünü kendisi sağlayacak bir hale gelmiş durumdadır. Artık Pomaklara Tarih , Kültür dil satmaya çalışanların ve kendilerini çoban görenlerin devri kapanmıştır. Kendilerini Pomakların ağası, beyi, miri ve egemeni görenlerin, görmek isteyenlerin bu istekleri yerine gelmediği zaman bu kesimler adeta çıldırmaktadır. Bu hezeyanla Pomak Kültür Mücadelesini Başlatan kişilere Pomak varoluş ve ayakta kalma hareketine alabildiğine saldırmakta, yalan üretmekte adeta yarışır haldedirler. .. Atilla DOĞAN
Bizi Facede sosyal Medyada Takip edin.Pomaklar hakkinda her seyden an itibari ile Haberiniz olsun .. Pomakbülteni Haber Portalı.